Ayçiçeğinde Verim Kaybına Neden Olan Canavar Otu ile Mücadele
Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü, ayçiçeği üretiminde yaşanan büyük verim kayıplarına neden olan canavar otu (orobanş) ile mücadele kapsamında her yıl önemli çalışmalar yürütmektedir. Enstitü, yılda yaklaşık 10 bin genetik materyal üzerinde detaylı denemeler yaparak, ayçiçeğinde dayanıklı çeşitler geliştirmeyi hedeflemektedir.
Kontrollü Koşullarda Yapılan Çalışmalar
Edirne'de bulunan enstitünün serasında, canavar otunun etkilerini belirlemek amacıyla ayçiçeği tohumları, bilinçli olarak bu zararlı bitkiyle birlikte ekilmektedir. Enstitü Müdürü Doç. Dr. Adnan Tülek, bu uygulama ile ayçiçeğinin gelişimini olumsuz etkileyen canavar otuna karşı dayanıklı çeşitlerin tespit edilmesinin amaçlandığını belirtmiştir. “Canavar otu, ayçiçeğinin köküne zarar veriyor ve verim kaybına neden oluyor.” şeklinde ifade eden Tülek, bu zararlı otun ayçiçeğinden su ve besin maddelerini emdiğini vurgulamıştır.
Deneme Süreçleri ve Geliştirilen Çeşitler
Canavar otunun tohumlarıyla yayılan bir bitki olduğunu belirten Tülek, ıslah çalışmaları sırasında yapay olarak canavar otunun karıştırıldığı topraklarda testler gerçekleştirdiklerini ifade etmiştir. Denemeler sonucunda, yüksek toleransa sahip ayçiçeği çeşitlerinin canavar otunun gelişimini engellediği gözlemlenmiştir.
Enstitüdeki ıslah çalışmaları, 1970'li yıllardan itibaren başlamış ve bu süreçte toplamda 50 farklı ayçiçeği çeşidi çiftçilerin kullanımına sunulmuştur. Ancak başarılı bir ayçiçeği çeşidinin geliştirilmesi genellikle 10-12 yıl sürebilmektedir.
Tarım ve Orman Bakanlığı Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü, ayçiçeğinde büyük verim kayıplarına yol açan canavar otu (orobanş) ile mücadele kapsamında her yıl yaklaşık 10 bin genetik materyal üzerinde çalışma yapıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü, ayçiçeğinde büyük verim kayıplarına yol açan canavar otu (orobanş) ile mücadele kapsamında her yıl yaklaşık 10 bin genetik materyal üzerinde çalışma yapıyor.
